Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Eylül, 2024 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Sıradan

          Tüm muharebelerini kaybetmiş bir amiralin son kurşunu bu kelimeler. Bir insan kaç savaşta yenilebilir ki? İşte ben o kadar yenildim sana. Ah, hadi ama... Böyle bir cümlenin geleceğini sen de tahmin ediyordun, değil mi? Ezberlemiş olmalısın artık beni. İyice tanıyorsun, bir virtüözün enstrümanını tanıdığı gibi. Ve çoktan fark etmiş olmalısın aslında yitirdiğimi kelimeleri. Söyleyecek pek bir sözüm kalmamış geriye; birkaç süslü cümle ve biraz kafiye, o kadar! Sanki yine sarhoşum ve seni yazmak için bir bahane bulmuşum. Bir yerden ilham gelmiştir nasıl olsa, tanıdık bir müzik çalınmıştır kulağıma. Ne var bunda? Yazmak istiyorum, anlasana! [Yazasım Var #5] Ben bugün bile hâlâ otuzumda, seni düşünürüm her ayın dokuzu nda. Kafiyeler yazma çabam, onların güzel olduğuna dair batıl bir inançtan ibaret. Çünkü sen de güzelsin. Seni yazmak demek, süpernovaya dönüşen yıldızları yazmak gibidir. Çünkü bulutsular da güzeldir. Yazdıklarımı anlamaları için astronomiyi ve uzayı bilmeleri g

Mutlu-Sonsuz Masallar

     Ellerin çocuk elleriyken, şimdi ellerinde çocuk elleri var. Mutlu muyuz can suyum sonunda, tam da yapraklarım kuruduğunda? Önceden köprünün bulunduğu yerden geriye yalnızca hatıran kalmış. Altından hiç sular akmamış ve ben hep aynı nehirde yıkanmışım... Yine de ne ben aynı benim ne de sen bir zamanlar bildiğim gibisin. Tatlı-acı ve biraz da doğru. Ah şu kalbim nasıl da dönerdi gündöndüler gibi gözlerine doğru!      Oysa doksan üç yaşına kadar yaşamak isterdim hep. Büyük bir usta olarak gömülmek; torununun torununu görmek. Çocuklarına iyi bir baba olabilmek… Şimdiyse kızlarımı öykülere gömüyorum Mekkeli müşrikler gibi. Tanrı da dur demiyor, destekliyor sanki. Anla işte, bahar gelmeyecek vahalarıma, düzeleceği de yok bu çöllerin.      Tüm masallar gibi bu da bir var-bir yokla başlar. Caddeler, gecenin tenhalarına çekilir. Issızın derinlerinde yalnızlık yeşerir. Ve ben, her Eylül’de yeniden doğarım. Yani doğardım eskiden... Artık sadece hayattayım ölümü beklerken. Bilirsin işte, send