Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Eylül, 2016 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Gel Yıllardır Yokluğundan

İmlalarımdaki yanlışlarla alıştım bu işe; genellikle geceleri, karanlıkta yazdığımdan. Eşyalar loş ışıkta birer öcü, çocukluk korkularında büyüttüğün masallardaki yalanlarından. Odalar, sokaklar, insanlar soğuk. Hayatlar kış, giden yaz. ''Bana yaz.'' Özel günlerde bir kartpostal da olur, sanki yaşımız yetiyormuş gibi. Gel, biraz daha eski şarkılar söyleyelim, sen anlarsın dediğimi, bilirsin-seversin dinlediğimi. Uzak bir pencerede bir hatıra olarak kalalım, gün batımından kurtarılmış birkaç dakika için koşuşturan çocuklar kadar hayâsız, hasretle andığım. Gel korkularımızı bir kenara bırakalım, kibir kendine başka bir köşede yer bulsun-yanında yalnızlığım... Gel, seninle buğday tarlalarındaki sarı kadar güzel olalım, güneş gibi sıcak. Güzelleşelim sözünü verdiğin rakı-balık sofrasında. Gel seninle ''boğazda'' bir hoş sohbetimiz olsun, kadehlerimizi tokuşturalım, birbirimize içelim. Geride kalan hatıralarımsa yadigârım. İnce dudaklarından dökü