Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Haziran, 2019 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Mavi Hüznün Sonatı (Serim)

Güneşin altında parıldayan bir nehir akıyor gözlerimin önünden. Milyon yıllar geçiyor üzerinden. Nehir denize dökülüyor. İleride, yeri ve göğü ayıran zümrüt renkli bir dağ, denizin rengini kendi rengine çeviriyor. Aman allahım, senin gözlerinden bile daha güzel... Aşk, kaldıramayacağım bir yük artık. Nereden başlasam bilemiyorum. Bana bir piyano verirseniz güzel sesler çıkaracağımdan emin olabilirsiniz. Bana bir gitar verirseniz sizin için güzel bir parça çalabilirim. Bana hayatlarınızın bir parçasını verirseniz onu cehenneme çevireceğim. Ve bir kalem ve kağıtla yazmakta da oldukça iyiyim. Böyle başlamamıştı hiçbiri aslında. Böyle son buldu lakin. Henüz on dört yaşındaydım bir Mustang'im olsun isteğimde. Ama kimin umurunda değil mi? Peki ilk şiirimi yazdığımda? İlk kez aşık olduğumda? Ya seni ilk kez gördüğüm an? Bir yaz ve ardından sonbahar, sonra bahar aylarıydı ağaçlarda yeşil yapraklar... Kendini yalnız hissettiğinde hiç kapıdan içeri biri girdi mi, gününe güne

“1”

Aslında sadece “1” yoktur.  Çünkü aslında sadece “1” vardır ve bu yüzden yalnızca o yok olabilir. Dolayısıyla hiç olmaması durumda bile “1” varlığını korumaya devam eder. Bu son zamanlarda üzerine çokça düşündüğüm bir konu olmakla birlikte, hâlâ benim için tamamlanmış bir düşünce sistemi değil ne yazık ki. Şu yazıyı yazmaya başlayana kadar bile, “Aslında sadece 1 ve 1’in olmaması durumu var.” Şeklinde düşünüyordum. Bu görüş, çok yaygın inanışlarla da desteklenmektedir. Doğu kültüründe yer alan “ ying ve yang ” bir hiçlikten gelir, iki de birden; Helenistik düşüncedeki “ teklik içinde çiftlik ” aynı bedene hapsolmuş Hermaphroditos, İslam’daki “ tevhit ” gibi inanışlar bunun en bilinen örnekleridir. Ben buna “tekillik” diyeceğim.   Varlık ve yokluk üzerine, yeni tanıştığım biriyle yaptığım geçtiğimiz günlerdeki bir muhabbette, konu oldukça faklı yerlere gitti ve konuşurken kendi kendimi gaza getirebiliyor olmamla da birlikte görüşlerimi kontrolsüzce savurmaya başladım